Yüksek Tansiyon Hakkında Bilmeniz Gereken Bilgiler

Kadınlar için SANAL KLİNİK bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Yüksek Tansiyon Hakkında Bilmeniz Gereken Bilgiler hakkında detaylı bilgiye ulaştınız. Dilerseniz SANAL KLİNİK kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Yüksek tansiyon kalp hastalığının habercisi
Uzmanlar yüksek tansiyon ile kalp hastalığı arasındaki ilişkinin önemini vurguluyor ve yüksek tansiyon hastalarının etkin bir şekilde tedavi edilmesi gerektiğini söylüyorlar. Yüksek tansiyon kalp hastalığı, felç, böbrek hastalığı gibi komplikasyonlara yol açması nedeniyle çağımızın "sessiz katili" olarak adlandırılıyor. 

Bugün yüksek tansiyon, sistolik kan basıncının 140 mm Hg veya diyastolik kan basıncının 90 mm Hg veya üzerinde olması şeklinde tanımlanıyor. Sistolik basıncın normal değeri 120 mm Hg ve diyastolik basıncın normal değeri 80 mm Hg olarak kabul ediliyor. 

Yüksek tansiyonda yeni terimler
Eğer doktorunuz "hafif" veya "orta" derecede hipertansiyonunuz olduğunu söylediyse bu terimlerin anlamına bakarak hipertansiyon sorununuzun pek de önemli olmadığı gibi yanlış bir sonuç çıkarabilirsiniz çünkü hipertansiyonun nitelemek için kullanılan "hafif" ve "orta" terimleri hipertansiyon ile kalp hastalığı riski arasındaki önemli bağlantıyı yeterince yansıtmıyor. Oysa hipertansiyon "hafif" bile olsa kalp hastalığı için önemli bir risk faktörü. Bu nedenle uzmanlar geleneksel adlandırma olan "hafif" "orta" ve "şiddetli" hipertansiyon yerine yeni bir sınıflama yaparak bu hastalığı dört evreye ayırıyorlar. 

Yeni sınıflamada "Evre 1" hipertansiyon, eskiden "hafif" olarak adlandırılan hipertansiyona karşılık geliyor. Bu evre en büyük hasta grubunu oluşturuyor ve hipertansiyona bağlı hastalıkların büyük bölümünden sorumlu tutuluyor. Hipertansiyonun bütün evreleri ile kalp hastalığı, inme ve böbrek hastalığı riskinde artış arasında bağlantı var. Başka bir deyişle, tansiyonunuz ne kadar yüksek ise riskiniz o kadar fazla. 

Yaşam tarzıyla ilgili faktörler önem kazanıyor
Yaşam tarzıyla ilgili faktörlerin yüksek kan basıncının önlenmesi ve denetlenmesine yardımcı olduğu günden güne daha iyi anlaşılıyor. Hipertansiyonu olanların hedefi, sistolik basıncını 140 mm Hg ve diyastolik basıncı 90 mm Hg 'nı altına düşürmek olmalı. 

Tansiyonunuz sınırda ise, ailenizde hipertansiyon varsa ve yaşla birlikte yüksek kan basıncına katkıda bulunan en az bir faktör mevcutsa hipertansiyon riskiniz normalden yüksek demektir. Eğer yüksek tansiyon adayı iseniz kan basıncınızı normale döndürmek ve kontrol altında tumak için yaşam tarzınızda bazı değişiklikler yapmanız gerekebilir: 

Fazla kilolarınızı verin: Kilosu normalden fazla olanların 5 kilo vermesi bile kan basıncında anlamlı bir düşme sağlayabilir. Ayrıca kilo verilmesi, aldığınız antihipertansif (tansiyon düşürücü) ilaçların etkisini artıracaktır. 

Alkolü kısıtlayın: Kan basıncınız yüksek ise günlük alkol tüketiminizi 50 cc viski, 200 cc şarap veya 700 cc bira ile sınırlayın. Alkolü bir süre kesmeniz daha doğru bir davranış olacaktır. Çünkü alkol kalbinizin pompalama yeteneğini azaltabilir ve damarların yüksek kan basıncına direncini artırır. 

Egzersiz: Haftada üç beş defa düzenli olarak hızlı adımlarla yapılan 30-45 dakikalık yürüyüş, yüksek tansiyonun önlenmesine ve tedavisine yardımcı olacaktır. Tansiyonu normal olan ancak hiç egzersiz yapmayan bir kimsede hipertansiyon gelişme riski, aktif kişilere göre %20 oranında daha yüksektir. Yüksek tansiyonunuz varsa düzenli fiziksel aktivite sistolik kan basıncınızı 10 mm Hg kadar düşürecektir. 

Tuzu azaltın: Ancak tuz (sodyum klorür) daima hipertansiyona neden olmadığı gibi, tuzun kesilmesiyle hipertansiyonun düzeleceği garanti edilemez. Ancak yüksek tansiyonu olanların % 10 kadarında "sodyuma duyarlı" hipertansiyon vardır, yani bu kişilerde tuzun kısıtlanması tansiyonu düşürebilir. Eğer Evre 1 hipertansiyonunuz varsa tuzluğu masadan kaldırarak ve tuzlu kraker gibi besinlerden kaçınarak günlük sodyum alımınızı 2,300 milligram ile sınırlayın. Tuzu azaltmanız antihipertansiflere olan ihtiyacınızı da azaltabilir. 

Sigara içmeyin: Sigara içilmesi yüksek kan basıncının nedeni değildir.Ancak sigara kalp hastalığı için bir risk faktörüdür. Sigarayı bırakarak kalp hastalığı riskinizi azaltabilirsiniz. 

Birçok kişide kilo verme, düzenli egzersiz, alkol ve sodyumun kısıtlanması tansiyonu normale döndürmek için yeterli olur. Bazıları için ise yaşam tarzı değişimleri yeterli olmayabilir ve kan basıncı kontrol altına almak için ilaç kullanılması gerekir. Hipertansiyonlularda potasyum, kalsiyum, magnezyum ve balık yağının faydaları ise kanıtlanmış değildir.
Yazar
En Pratik Kadın
Eklenme Zamanı
9.12.2014 07:46:06
Yorum sayısı
0
İlgili Makaleler
Çocuk ve Okul
Çocuk ve Okul
Anne babanın çocuğun okulu ile ne oranda ilgilenmeli? Her anne baba, çocuğunun yaşamdaki başarısının daha ilk yıllardan itibaren onun okuldaki başarısına ve burada edindiği davranış biçimleri ve alışkanlıklara bağlı olduğunu bilir. Ancak günümüzde anne ve babanın yoğun iş yaşamlarında çocuğun okul yaşantısına her zaman gereken ilgi ve önemi gösteremediği de biliniyor. Anne...
»» devamını oku »»
Hamilelikte İlaç Kullanımı ve Etkileri
Hamilelikte İlaç Kullanımı ve Etkileri
Hamilelikte ilaç almalı mı? Her doktorun ilaç yazarken dikkat etmesi gereken ilk ve en önemli kural organizmaya zarar vermemektir. İlaç asla tamamen zararsız olamaz. İlacı kullanan, bebek bekleyen bir kadınsa durum daha da kritik ve zordur. İlaçlar yalnız anneye zarar vermekle kalmayıp çocuğu da etkiler. 9 ay süren zaman içinde anne ile çocuk bir bütün oluştururlar ama yine...
»» devamını oku »»
Hepatit A Nedir?
Hepatit A Nedir?
Hepatit A Nedir? Hepatit A son derece bulaşıcı bir virüs hastalığıdır. Hepatit A karaciğeri tutar ve çeşitli derecede hastalığa neden olur. Her yıl dünyada 1.4 milyon kişi hepatit A hastalığına yakalanmaktadır. Hepatit A genel temizlik koşullarının kötü olduğu bölgelerde daha sık görülür. Hepatit A tifo'dan 10 ile 100 kat, kolera'dan 1000 kat daha sık görülür. Zaman zaman...
»» devamını oku »»
AIDS
AIDS'in Belirtileri Nelerdir
AIDS'in Belirtileri Bazı kişilerde HIV enfeksiyonunun ilk bulaşmasından birkaç hafta sonra enfeksiyöz mononükleoza benzer belirtiler ortaya çıkar. Ateş, döküntüler, lenf düğümlerinde şişme ve genel rahatsızlık hissi 3-14 gün sürebilir. Bundan sonra belirtilerin çoğu kaybolur, lenf düğümleri şiş kalabilir. Ek belirtiler yıllarca görülmeyebilir. Ancak, kanda ve diğer vücut...
»» devamını oku »»
Başağrısı İle Başa Çıkmanın Yolları
Başağrısı İle Başa Çıkmanın Yolları
Baş ağrısı ile başa çıkmanın yolları nelerdir? Başımız ağrıdığında ilk yaptığımız şey bir ağrı kesici almaktır. Kuşkusuz ağrı kesici ilaçlar başağrısında ne kadar erken dönemde alınırsa o kadar etkili olurlar ama bu ilaçlara ilave olarak bazı basit önlemler başağrısını geçirebilir:  • Strese bağlı gerilim baş ağrıları: Sıcak veya soğuk kompresi deneyin, ılık bir duş alın ve...
»» devamını oku »»
Ağrı Kesicileri Güvenli ve Etkin Kullanmak İçin Nelere Dikkat Etmeli?
Ağrı Kesicileri Güvenli ve Etkin Kullanmak İçin Nelere Dikkat Etmeli?
ağrı kesicileri nasıl kullanmalı? • Sağlık sorunlarınızın farkında olun: Kan pıhtılaşmasını azaltan ilaçlar kullanıyorsanız, böbrek hastalığı, ülser veya aspirin alerjiniz varsa NSAID grubu ağrı kesiciler (aspirin, ibuprofen, naproksen) almanız sakıncalıdır.  • İlaç etkileşimlerinden kaçının: Başka nedenlerle kullandığınız ilaçlar varsa ağrı kesici almadan önce doktor veya...
»» devamını oku »»
Yorum Yaz
Yeni Yorum Ekliyorsunuz !
Rumuz (*) Mail Yorum (*) Gönder