Anal Fissür

Kadınlar için HASTALIKLAR bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Anal Fissür hakkında detaylı bilgiye ulaştınız. Dilerseniz HASTALIKLAR kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Anal fissür ve anal fissürün diğer adları:
Anal Ülser 

Anal fissür nedir?
Anüs kanalı mukozasının akut veya kronik ülserasyonudur. Anüs mukozasında bir adet yüzeysel çatlak meydana gelir. Anüs çıkışının hemen iç tarafında başlar ve anüs duvarı boyunca 6-18 mm uzunluğunda devam eder. Aşırı derecede ağrılıdır. Özellikle dışkı çıkarılırken ağrı meydana gelir ve dışkının aşırı sert veya sulu olması durumu kötüleştirir. Anal fissür, şiddetli ağrıya rağmen tehlikeli bir rahatsızlık değildir ve basit tedavi yöntemleriyle iyileşebilir. Ancak, ihmal edilmemelidir. Çünkü, kronikleştiğinde yara oluşumuna sebep olabilir ve dışkı atılımını engeller. Bu durumda ise sorunu gidermek için cerrahi girişim gerekebilir. 

Anal Fissür Belirti ve bulgular:
1- Dışkılama sırasında yırtılma veya yanma şeklinde şiddetli ağrı; dışkılama sonrasında ise zonklayıcı ağrı ve anüs spazmı 

2- Akıntı ve buna bağlı gelişen kaşıntı 

3- Dışkıda, tuvalet kağıdında veya külotta çizgi şeklinde taze kan lekesi 

4- Fissürün bitim yerinde "sentinel kıvrım" adı verilen küçük bir deri parçası bulunması 

5- Sert ve düzensiz dışkılama; genellikle ağrılı dışkılamadan kaçınma isteği sonucu ortaya çıkar 

6- Birlikte anorektal fistül veya abse bulunabilir. 

7- Büyük çoğunlukla, muayene pozisyonunda saat 6 hizasında, ender olarak da 12 hizasında görülür. 

8- Ülserasyonun anüs dış sfinkterine kadar derinleşmesi sonucu bu kasın spazmı görülür. Ödem ve tıkanıklık gelişebilir. 

Anal Fissürün Nedenleri:
• Kabızlık sonucu sertleşmiş dışkının geçişi sırasında oluşan yüzeysel çatlaklar 

- Daha önceden bu bölgede yapılan ameliyatlara bağlı olarak 

- Doğum esnasındaki aşırı basınca bağlı olarak 

- Rektum iltihabı, Crohn hastalığı, kalın barsak kanseri, sifiliz ve tüberküloza bağlı olarak 

Anal Fissürün Özel Tetkikleri: 
Bu bölgede yapılacak en küçük bir dokunma bile aşırı ağrıya sebep olduğundan, doktorlar mümkün olduğunca az girişim yapmaya çalışır. Ancak gerektiğinde Crohn hastalığı, kalın barsak kanseri, sifiliz, tüberküloz ve AIDS gibi ciddi hastalıklar yönelik inceleme yapılmalıdır. Çoğunlukla tek başına yapılan gözle muayene, anal fissür teşhisini koymada yeterlidir. 

- Parmağı anüsten içeriye sokarak muayene yapmak (rektal tuşe) veya anoskop adı verilen ince bir aleti anüse sokarak bölgenin yakından incelenmesi gerekebilir. Anoskopik inceleme, ağrı nedeniyle anestezi altında yapılabilir. 

Anal Fissürün Tedavisi
- Az posalı gıdalar alınmalıdır. 

- Dışkıyı yumuşatıcı ilaçlar verilir, kabızlık önlenir. 

- Lokal anestezi sağlayan merhemler uygulanır. 

- Hidrokortizonlu merhemler şişlik ve ağrıyı azaltabilir. 

- Günde 2-3 kez, 20'şer dakika süreyle sıcak su ve antiseptikli oturma banyoları yapılır. 

- Kronik fissürlerde iç anüs sfinkterinin (büzücü kas) cerrahi müdahaleyle kesilmesi, kesin iyileşme sağlar. 

- Anal genişletme, fissürün ve sentinel kıvrımın cerrahi olarak alınması, diğer yöntemler arasında sayılabilir. 

Anal Fissürden Korunma ve Önlemler
- Kabızlığı ve ishali mümkün olduğunca engelleyin. 

- Sağlıklı beslenin ve düzenli egzersiz yapın. Bu, size düzenli bir tuvalet alışkanlığı kazandıracaktır. 

- Günde birkaç defa ılık suda 20 dakikalık oturma banyosu yapın. 

Anal Fissürde Ne Zaman Doktora Başvurmalıyım?
- Makattan (anal) kanama geçirirseniz. Anal kanama kalın barsak kanseri veya kalın barsak enfeksiyonu belirtisi olabilir ve kesinlikle göz ardı edilmemelidir. 

- Anal fissür teşhisinden sonra bir aylık tedaviye rağmen iyileşme olmazsa, fissüre sebep olan ve iyileşmeyi geciktiren başka bir hastalık olabilir. 
Yazar
En Pratik Kadın
Eklenme Zamanı
4.12.2014 09:12:24
Yorum sayısı
0
İlgili Makaleler
Aşılar
Aşılar
Aşı nedir ve ne için yapılır? Aşılamanın amacı, enfeksiyon hastalıklarına karşı vücudu korumak için bağışıklık sistemine yardımcı olmaktır. Sonuçta vücut, söz konusu enfeksiyona karşı bağışıklık kazanır. Aktif bağışıklık sağlamak için kişiye, enfeksiyon etkeninin antijeni verilir ve vücutta antikor yapımı uyarılır. Pasif bağışıklık sağlamak için ise; kişiye, doğrudan antikor...
»» devamını oku »»
Damar Tıkanıklığı
Damar Tıkanıklığı
Damar tıkanıklığı nedir ve neden olur? Damar tıkanıklığı farklı nedenlerden kaynaklanabilir. En sık rastlanan şekli ateroskleroz adı verilen ve damar sertliği olarak bilinen hastalıktır. Ateroskleroz, yağların zamanla damar duvarlarında birikmesi sonucu meydana gelir. Ateroskleroz orta ve büyük çaplı damarları tutar. Ateroskleroz beslenme şekli ve hayat tarzıyla yakından...
»» devamını oku »»
Mantar Zehirlenmesi
Mantar Zehirlenmesi
Mantar zehirlenmesi nedir? Amanita cinsi mantarların yanlışlıkla yenmesi zehirlenmeye yol açabilir. Amanita muscaria mantarı, sindirim ve sinir sistemleri üzerinde etki gösterir. Amanita phalloides mantarının ise başta karaciğer, böbrek ve kalp olmak üzere bütün doku hücrelerinde zehirli etkisi vardır. Amanita phalloides toksini ısıya duyarlıdır. Bu yüzden ancak mantarı çiğ...
»» devamını oku »»
Amiloidoz
Amiloidoz
Amiloidoz nedir? İmmünoglobülin hafif zincirleri (primer amiloidoz, multipl miyelom) veya amiloid A (sekonder amiloidoz, ailevi Akdeniz ateşi) yapısında bir maddenin çeşitli organlarda birikerek bu organların fonksiyonunu bozmasıyla kendini belli eden bir hastalıktır.  Amiloidoz belirtileri nelerdir? Tip I (primer amiloidoz)  - Dilde büyüme  - Kalp büyümesi ve kalp...
»» devamını oku »»
Bitlenme
Bitlenme
Bitlenme ( Pediküloz) nedir? Baş bitlenmesi (pediculosis capitis), vücut bitlenmesi (pediculosis corporis), genital bitlenme (pediculosis pubis) olmak üzere üç tipi vardır.  Bitlenmenin belirtileri nelerdir? Baş bitlenmesi - Saçlı deride kaşıntı, pullanma, ensede ürtiker şeklinde papüller.  Vücut bitlenmesi - Kaşıntı, kaşınmaya bağlı cilt tahrişi, ürtiker şeklinde papül,...
»» devamını oku »»
Kırım Kongo Tedavisi
Kırım Kongo Tedavisi
Kırım kongo tedavisi nasıl yapılır? Hastalar, gerektiğinde yoğun bakım desteği verebilecek bir hastanede gerekli önlemler alınarak takip ve tedavi edilmelidir. Sağlık çalışanları sahip oldukları yüksek riskten dolayı standart biyo güvenlik kurallarına uymalıdır. Günümüzde tedavinin temelini genel destek tedavisi oluşturur. Solunum, dolaşım ve kalori desteği yapılmalı,...
»» devamını oku »»
Yorum Yaz
Yeni Yorum Ekliyorsunuz !
Rumuz (*) Mail Yorum (*) Gönder