Çocuklarda Akciğer Enfeksiyonu Önlemleri ve Nefes Alma

Kadınlar için HASTALIKLAR bilgilerinin paylaşıldığı bu yazımızda Çocuklarda Akciğer Enfeksiyonu Önlemleri ve Nefes Alma hakkında detaylı bilgiye ulaştınız. Dilerseniz HASTALIKLAR kategorisinde bulunan diğer makalelerimizi okuyarak daha başka bilgiler edinebilirsiniz.
Akciğerler ve solunum
Oksijen, yaşam için gereklidir. Aslında dört dakikadan fazla bir süre beden oksijen alamazsa, onarılamayacak hasar meydana gelir. Bu demektir ki solunum sisteminin etkin biçimde çalışmasının yaşamsal önemi vardır.

İnsan bedenindeki her hücre enerji üretmek için oksijene gereksinim duyar. Ancak, enerji açığa çıkarken zehirli bir gaz olan karbondioksit üretilir, ve önemli düzeylerde gaz birikmesini önlemek için derhal bedenden dışarı atılması gerekir. Solunum sistemi solukla alınan havadaki oksijen ile kandaki karbondioksitin yerini değiştirir, böylece korbondioksit soluk verirken dışarıya çıkar

Soluk alıp verme nasıl gerçekleşir
Gazların yer değişrirmesindeki ilk adım akciğerlere havayı, dolayısıyla oksijeni çekmektir. Akciğerler, nefes borusu denilen bir hava kanalı ile burun ve boğaza bağlanmış, kaburgaların içine yerleşmiş iki süngersi torbadır. Akciğerlere hava çekmek için, akciğerlerin altında bulunan kubbe biçimindeki kas grubu olan diyafram yassılaşır. Bu, akciğerlerin hacmini genişletir ve kaburga ve göğüs duvarı kasları kasıldıkça kaburgaların yukarı aşağı salınımıyla akciğerler daha da genişler. Akciğerlerin hacmi arttıkça içerideki havanın basıncı azalır, ve bunu dengelemek için içeriye hava çekilir. İçeriye çekilen hava burun ve ağızdan alınıp gırtlak ve alt gırtlaktan (üst solunum bölgesi) aşağıya iner ve alt solunum bölgesinin ilk bölümü olan nefes borusuna girer. Nefes borusu iki küçük kanala ayrılır, "sol ve sağ bronşlar" ve daha içerilere indikçe bir ağacın dalları gibi daha küçük kanallara ayrılır. "En ince kanallara bronşiol denir"; her biri bir alveoler kanala bağlıdır ve bu minik kanalların her birinin ucunda "alveol denilen 30 tane minik kese" bulunur. Akciğerlerdeki milyonlarca alveol ince bir su tabakası ile kaplıdır. Alveoldeki oksijen bu şerit içinde çözülür ve doğrudan alveol duvarına gelir, bu duvar yalnızca bir hücre kalınlığındadır. Duvarın öteki yanında "kapiler denilen ince kan damarlarından" bir ağ bulunur. Yenilenme için kalp tarafından akciğerlere pompalanmadan önce tüm bedeni dolaşan ve oksijeni az, karbondioksidi fazla olan kan arteriollerden ince kan damarlarına taşınır; venüller yeniden oksijenle dolmuş kanı kalbe götürür.

Sulu tabaka içindeki oksijen alveolar duvarda ve kapiler duvarda çözünür. Aynı anda karbondioksit kandan çıkar ve alveol üstündeki sulu tabakaya geçer ve oradan da ciğerlerdeki havaya karışır. Sonunda diyafram ve göğüs kafesi ve kaburgalar gevşer. Bu da akciğerlerin doğal esnekliği ile havanın dışarı atılmasını sağlar, böylece soluk verilmiş olur.

Gerektiğinde bilinçli olarak kontrol altına alınmasına karşın, soluk alıp vermek için hiçbir bilinçli güç gerekmediğinden, otomatik olarak çalışan bir kontrol sistemi olmalıdır. Bu kontrol beyinde solunum merkezi denilen bir grup sinir hücresi tarafından yürütülür. Burada, damarlardaki oksijen ve karbondioksit düzeylerini ölçen kemo-alıcılardan, akciğerlerdeki gerilme alıcılarından, ve kan basıncını ölçen baro- alıcılardan gelen bilgiler izlenir. Bilgiler alındıktan sonra soluk alıp vermede kullanılan kaslara daha hızlı ya da daha yavaş çalışmaları için iletiler gönderilir. Örneğin, çocuk koşarken daha hızlı, uyurken daha yavaş çalışmaları gerekir.

Çocuğu akciğer ve solunum yolu enfeksiyonlarından koruyucu önlemler
Nefes borusu ve akciğerler yabancı maddelerin ya da hastalığa neden olan organizmaların girişini önlemek için bir takım savunma araçları içerirler. Burun içindeki kıllar büyük parçaları tutarken, ağız ve burundaki mukoza bakterileri yakalar. İnce tüyler tozu boğaza doğru süpürür ve oradan yutulması sağlanır. Bademcikler ve ağızın arkasındaki lenfler bakterileri öldürmek için beyaz hücreler üretirler. Aşağıya doğru gırtlak içinde yabancı madde ve bakterileri yakalayan ve aşağıya doğru süpürerek öksürükle dışarı atılmalarını sağlayan ince tüyler vardır

Çocuğun soluk alması
Rahimde bebeğin akciğerlere gereksinimi yoktur, bunlar doğuma dek kapalıdır. Bebeğin ilk soluk almasıyla akciğerler açılır. Yeni doğmuş bir bebeğin soluk alıp vermesi genellikle hafif ve düzensizdir çünkü akciğerler henüz zayıftır ve güçlenmesi için zaman gerekir. Tüm bebekler soluk alıp verirken değişik sesler çıkarır kaygı gerektirecek bir durum yoktur. Çocuklar soğuk algınlığı geçirebilir ve çabucak iyileşirler, ancak son yıllarda astım olaylarında artış gözlenmektedir ve astım tedavi gerektirir. Eğer çocuğunuzun soluk alıp vermesinde olağan dışı bir durum gözlerseniz, örneğin soluk alırken kaburgaları hızla yükseliyorsa, dudakları morarıyorsa, ivedi olarak tedavi edilmesi gerekiyor demektir.
Yazar
En Pratik Kadın
Eklenme Zamanı
20.11.2015 16:37:48
Yorum sayısı
0
İlgili Makaleler
Adrenogenital Sendrom
Adrenogenital Sendrom
Adrenogenital Sendrom nedir? Kadınlarda, böbreküstü bezi veya over kaynaklı androjen hormonlarının fazlalığına bağlı olarak erkeklere özgü cinsiyet özelliklerinin ortaya çıkmasıdır.  Adrenogenital Sendrom belirtileri - Yüzde ve vücutta kıllanma   - Alından başlayan saç dökülmesi  - Adet görmeme  - Deride kalınlaşma ve akne  - Aşırı terleme  - Ses kalınlaşması  - Kas...
»» devamını oku »»
Kuş Gribi Nedir
Kuş Gribi Nedir
Kuş gribi (Tavuk Vebası, Avian Influenza ) Kuş gribi nedir ve çeşitleri var mıdır? Influenza virüsleri klasik olarak grip etkenleridir. Influenza virüsünün A, B. C olmak üzere 3 değişik antijenik tipleri mevcuttur. A tipi en önemli ve en sık rastlanan Influenza virüsüdür. Influenza A insanlarda, kuşlarda, domuzlarda, atlarda, deniz ayılarında, balinalarda ve başka...
»» devamını oku »»
Sivilce
Sivilce
Sivilce ( Akne) Sivilce Tanımı: Sivilce, en sık rastlanan deri problemlerinden birisidir. Kıl köklerinde (folikül) yağ birikimine bağlı olarak ortaya çıkar. Kronik iltihaplanma ve/veya enfeksiyon meydana gelebilir. Bu durum, deri altında kist veya nodül oluşumuna sebep olabilir.  Daha çok ergenlik döneminde görülse de, hastaların %20''si yetişkinlerdir. Genellikle ergenlik...
»» devamını oku »»
Akciğer Ödemi
Akciğer Ödemi
Akciğer Ödemi nedir? Akciğer dokusunda ve hava keseciklerinde (alveollerde) akut olarak sıvı toplanmasıdır.  Akciğer ödemi belirtileri - Nefes darlığı (astım kardiyale)  - Solunumda hızlanma  - Morarma  - Öksürük ve göğüste hırıltı  - Terleme  - Kalp atımında hızlanma  Akciğer Ödemi nedenleri - Miyokard infarktüsü  - Hipertansiyon  - Aort kapağı hastalıkları  - Mitral kapağı...
»» devamını oku »»
Kalp Krizi, Nedenleri ve Tedavisi
Kalp Krizi, Nedenleri ve Tedavisi
Kalp krizi nedir? Kalbin durmadan kan pompalayabilmesi için, kalp kası hücrelerinin yeterli miktarda oksijen alması ve beslenmesi gerekir. Kalp kaslarına iki adet ana koroner damar temiz kan götürür. Bu damarlardan biri veya damarların yan kolları tıkandığı zaman kalp kası hücreleri yeterli miktarda oksijen alamaz. Eğer bu durum uzun sürerse hücreler ölmeye başlar ve kalp...
»» devamını oku »»
Bağırsak Tıkanması
Bağırsak Tıkanması
Bağırsak Tıkanması ve  Bağırsak Tıkanmasının Diğer Adı İleus  Bağırsak tıkanması nedir? Bağırsaktan geçişin duraklamasıdır.  Bağırsak Tıkanmasının Nedenleri Mekanik veya paralitik olmak üzere iki değişik türü vardır.  Mekanik ileus  - Bağırsağın içine ait nedenler: safra taşları, dışkı taşları, askaris yumağı, bezoar  - Duvara ait nedenler: tümör, atrezi, iltihabi darlıklar...
»» devamını oku »»
Yorum Yaz
Yeni Yorum Ekliyorsunuz !
Rumuz (*) Mail Yorum (*) Gönder